İnsanoğlunun gökyüzünde gözlemlediği ve anlamaya çalıştığı ilk nesneler gezegenler olmuştur. Yüzyıllar boyunca insanlar gezegenlerin Güçlerini hisse etmişler ve gezegenlere birçok farklı isim vermişlerdir. Ve bu isimler genelde mitolojik tanrıların isimlerinden esinlenerek koyulmuştur.
Gezegenler olmasaydı burçların kendi özel etkilerini sadece çok genel bir biçimde gösterirlerdi. Genel anlamda gezegenler “ne?” evler “nerede?” ve burçlar “nasıl?” sorularının cevaplarını saptayabilmek bizi sağlar.
Gezegenlerin belirli önem sıralaması vardır. Güneş ve ay bu sıralamada en önemli gezegenler statüsündedir. Güneş hayat veren ve ayda onun ışığını yeryüzüne ileten gökcismi olarak gökyüzünün kral ve kraliçeleri olarak görülürler. Bu ikiliyi ışıklar olarak nitelendirebiliriz.
Satürn ve Jüpiter en yavaş hareket eden gezegenlerdir. Dolayısı ile ışıklar hariç tüm gezegenlerin üzerinde etkileri hissedilir. Kişinin natal haritasında ise yedi gezegenden en önemlisi kişinin yükselen burcunun yöneticisidir. Çünkü bu gezegen harita sahibinin temsilcisidir ve onu en iyi yansıtan gezegendir.
Astrolojide gezegenler dünyaya uzaklıklarına göre Kalde Sıralaması adı verilen belli bir sıra ile incelenir. Satürn, Jüpiter, Mars, Güneş, Venüs, Merkür, Ay. Tüm bu gezegenlerin üzerinde Sabit Yıldızlar küresi yer alır.
Gezegenler iç ve dış gezegenler olmak üzere güneşe mesafelerine göre ikiye ayrılır. İç gezegenler Merkür, Venüs, Dünya-Ay, ve Mars’tır. Dış gezegenler ise Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün ve Plüton. İç gezegenler Astrolojik olarak kişisel gezegenler olarak adlandırılırlar. Dış gezegenler ise sosyal dünya ve evrensel prensiplerle alakalıdırlar.
